AK Parti Zonguldak İl Başkanı Mustafa Çağlayan, düzenlediği basın toplantısında Ekrem İmamoğlu’nun tutuklama süreci ve kentte ifadeye çağırılan isimler hakkında açıklamalar yaptı.
AK Parti Zonguldak İl Başkanı Mustafa Çağlayan parti binasında gazetecilere açıklamalarda bulundu. Çağlayan 2019 yılında CHP’li bir isimin şikayetiyle başlayan süreç buralara kadar geldiğini söyleyerek sokakları bu millet size pisletin bağırın çağırın diye vermedi kendi görevinizi yapın temizleyin verdi dedi.
Başkan Çağlayan yaptığı konuşmasında; ”Bu süreci yakından takip ettik. İlk defa bu konu ile ilgili basın açıklaması düzenliyoruz. 2019 yılında CHP’lilerin şikayeti ile başlamış ve konu bu hale gelmiştir. Rüşveti alan CHP’li tehdit eden CHP’li bir tek suçlu CHP’li değil. Muş’tan köyüne bir bakkaldan 100 milyonluk bir tatlı alımı yapmışlar soruşturmadan bir gün önce böyle bir şey var mı. Gençlerimizi sokaklara davet ettiler senin işin davet etmek değil. Sokaklar bizim diyorlar en son seçimde size sokakları temizleyin siye verdiler. Sokakları kirletin bağırın çağırın diye vermediler. Zonguldak’ın Belediye Başkanı olmanız gerekirken yine CHP’nin başkanı olduğunuzu gösterdiniz. Üniversitenin oradan yürüyüş yaptınız öğrencileri de provoke edelim diye onu da başaramadınız” ifadelerin kullandı.
Mustafa Çağlayan geçtiğimiz günlerde CHP ile Zonguldak Valisi arasında yaşanana tartışmalar hakkında şunları söyledi; ''Bakın, kimse valiye, herhangi bir il müdürüne bile parmak sallayamaz! Ben böyle bir şeye asla ve asla müsaade etmeyeceğim. "İzin aldık" diyorlar, yalan söylüyorlar.
O gün valilikle alternatif bir tören mi yapıyorsunuz? Yapın. Sizin alternatif liderleriniz olabilir mi? Olabilir. Bu sizin tercihinizdir, vatandaş da bunu değerlendirir. Ama Cumhuriyet Halk Partisi il başkanlığı ve örgütleri olarak bir yazı yazacaksınız, diyeceksiniz ki: “Şehitler Anıtı’nda tören düzenlemek istiyoruz.” Peki, izin var mı? Yok! Siz sadece yazıyı verdiniz, sonra şehitler anıtına gidip tören yapmaya kalkıştınız. Yetmedi, valiliğin giriş kapısının önüne Cumhuriyet Halk Partisi’nin kürsüsünü koyup oradan konuşma yaptınız. Bu doğru bir şey mi?
Biz devletin kurumlarında bir etkinlik yaparken önce orayı kiralıyoruz, ücretini ödüyoruz, mümkün olduğunca dikkatli ve özenli bir şekilde hazırlık yapıyoruz. Ama siz valiliğin girişine kürsü koyuyorsunuz, uyarılmanıza rağmen orayı terk etmiyorsunuz, ardından da isyan edip mağdur gibi açıklamalar yapıyorsunuz! Hayır, arkadaşlar! Bırakın valiye el sallamayı, kol sallamayı, parmak sallamayı… Hiçbir il müdürüne dahi böyle bir tavır takınamazsınız'' dedi