MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Karabük’te ’14 Mayıs’ta Aziz Milletim Sıra Sende’ mitinginde halka hitap ederek, “İktidarı ve siyasi ikbali gecenin zifiri karanlığında, zilletin çıkmaz sokaklarında arayan Türkiye muhaliflerinin kalın maskesi 14 Mayıs’ta yırtılıp atılacaktır” dedi.
Partisinin Karabük Kemal Güneş Caddesi'nde düzenlediği "14 Mayıs'ta Aziz Milletim Sıra Sende" temalı açık hava toplantısında konuşan Bahçeli, Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem Milletvekilliği Genel Seçimlerinin ülkenin dirliğine, milletin birliğine, insanın huzur ve refahına hayırlı ve kalıcı sonuçlar getirmesini diledi. Türkiye muhaliflerinin kalın maskesinin 14 Mayıs’ta yırtılıp atılacağını belirten Bahçeli, "Karar anı gelip çattığında, Türk milleti mührü eline aldığında, PKK ve FETÖ takviyeli zillet ittifakına beden olan partileri ne gören ne duyan ne de bulan olacaktır." diye konuştu. Bahçeli, 14 Mayıs'tan sonra Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin ikinci dönemine geçilmiş olacağını kaydederek, terörü bitirmiş, işsizliği yenmiş, enflasyonu düşürmüş, her insanı şefkatle kucaklamış, üretim, yatırım, ihracat seferberliğiyle yükseldikçe yükselmiş bir Türkiye gerçeğine hep birlikte ulaşılacağını söyledi. Çok çalışacaklarını ve hiçbir bahaneye sığınmadan geceyi gündüze katacaklarını anlatan Bahçeli, umutları, hedefleri ve huzuru büyüteceklerini, milli birlik ve dayanışma hisarını daha da güçlendireceklerini dile getirdi.

"Türkiye'yi muhannete muhtaç etmeyeceğiz"

Bahçeli, yol haritalarını hazırlayıp rotalarını çizdiklerini ve uzun zaman önce işe koyulduklarını anlattı. "İman, irade ve bin yıllık kardeşlik sancağı altında Cumhur İttifakı olarak birleştik." diyen Bahçeli, şöyle konuştu: "Varsın birileri bölücüleri, teröristleri, 7 düveli yanına alsın. Varsın birileri iftira ve yalan rüzgarından medet umsun. Varsın birileri sahnenin önünde masaya oturup sahnenin ardında çıkar kavgasına tutuşsun. Hiç fark etmez. Çırpınışları boşuna, hevesleri beyhudedir. Hepsinin bileğini sandıkta bükeceğiz. Zilletin hesaplarını sizlerin iradesiyle bozacağız. Türkiye'yi muhannete muhtaç etmeyeceğiz." Bahçeli, karşılarına çıkartılan engelleri inançlarıyla aştıklarını belirterek, "Geliyor gelmekte olan' masalını anlatan, 'Sana söz' aldatmasıyla avunan münafık muhterislere sesleniyorum: Nereye geliyorsunuz, nasıl geliyorsunuz, kiminle gelmeyi düşlüyorsunuz? Biz bir yere gitmiyoruz, gitmeyi aklımızdan geçirmiyoruz, hatta 'Geleceğiniz varsa göreceğiniz de var.' diyoruz. 'Buğdayımız var.' demesinler ambara girmeyince, 'Geliyorum.' demesinler Karabük'ü görmeyince." şeklinde konuştu. Milliyetçi Hareket Partisinin, Türkiye'yi "Herkes eşittir" anlayışıyla lider ülke yapma azim ve amacında olduğunun altını çizen Bahçeli, şöyle devam etti: "Vesayetçi anlayışın tortuları varlığını sürdürse de artık darbe ve demokrasi dışı arayışlardan, millet egemenliğini hiçe sayan yerli ya da yabancı aktörlerin kirli hesap ve kumpaslarından iz bırakılmamıştır. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile millet iradesinin mutlak üstünlüğü güvenceye kavuşturulmuştur. Hamdolsun aşı tutmuştur. Verilen emekler boşa gitmemiştir. Bağlanan umutlar israf edilmemiştir. Yeni yönetim sistemi geleceğin ufkunu aydınlatmıştır. Türk ve Türkiye vizyonunun temelleri atılmış, parlak sayfaları açılmıştır." Bahçeli, partisinin geleceğe yönelik hedeflerine değinerek, "2033'e kadar Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin tüm unsurları ile yerleşmesini, sistemin avantajlarının daha çok hissedileceği uygulamaların hayata geçirilmesi yoluyla ekonominin kapsayıcı ve sürdürülebilir büyümesini sağlayacağız. Toplumsal huzurun artmasını, yoksulluğun azalmasını, her bakımdan içeride huzurlu, dışarıda kudretli bir ülke gerçeğinin tesis edilmesini hedefliyoruz." ifadelerini kullandı.

"Parlamenter Sistem, siyasi anlaşmazlık ve kriz demektir"

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile daha kararlı ve hızlı adımlarla kutlu yürüyüşe devam edeceklerini vurgulayan Bahçeli, sistemin milli iradenin hem yasamada hem de yürütmede tecelli ettiğine, böylece Türk demokrasisinin geliştiğine ve güçlendiğine inandıklarını dile getirdi. Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nun tek söylediği yeni şeyin "Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem'e geri dönmek" olduğunu ifade eden Bahçeli, şunları kaydetti: "Başka bildiği bir şey yoktur. Halbuki eski çamlar çoktan bardak olmuştur. Türk milleti geçmişten ders çıkarmakla geleceğe iyimser ve ümitvar bakmaktadır. Parlamenter Sistem demek, siyasi anlaşmazlık ve kriz demektir. Parlamenter Sistem demek, istikrarsızlığın ve irade gasplarının etkinliği demektir. Koalisyon, kargaşa, huzursuzluk ve umutsuzluk demektir. Türk milleti, tarihiyle, kültürüyle, kimliğiyle ve hükmü şahsiyetiyle müzahir ve mutabık yeni bir sistemi hür iradesiyle kabul ve tasdik etmiştir. Geriye dönmek uçuruma sürüklenmektir. Parlamenter Sistemi vadedenlerin siyasi vizyonu ve ekonomik projesi mefluçtur. Aynı zamanda geleceği ve milli gerçekleri okuma kabiliyeti de sakat ve sancılıdır. Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nun ülkemizin ve milletimizin hayrına ağzından tek bir söz çıkmamıştır." Parlamenter Sistem'e geri dönmeyi tasarlamanın, birbirini takip eden seçim-halkoylaması-seçim sacayağında Türkiye'nin en az 10 yılını çalmayı, tarihin gerisine düşürmeyi planlamak anlamına geldiğini savunan Bahçeli, şu değerlendirmelerde bulundu: "Zillet ittifakı, zırvanın tutsağıdır. Zillet ittifakı, zalimlerin oyun uşağıdır. Zillet ittifakı, terör örgütlerinin, küresel çıkar gruplarının, tefecilerin, Türkiye alerjisi hastalık noktasına ulaşmış mihrakların Truva Atı'dır. Bunlarda gelecek yoktur. Bunlara teslim edilecek bir ülke yoktur. Bunların sonu da sonucu da yoktur. Türkiye'de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'yle siyasi istikrar hamdolsun kurumsallaşmıştır. Türkiye, efradını cami ağyarını mani yeni yönetim sistemiyle dünyaya örnek teşkil etmiştir. Koalisyonlar devri kapanmıştır fakat zillet ittifakı tekrar bu solmuş ve sararmış sayfayı aralamanın peşindedir. Hükümet buhranları bitmiştir fakat zillet ittifakı, bir kez daha söz konusu buhran dönemlerini yeşertmenin gayretindedir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin birinci dönemi gıpta edilecek kadar başarılıdır. Bunu göremiyorlar, görseler bile itiraf edemiyorlar. Çevremiz siyasi istikrasızlıklara mahkum olmuşken Türkiye, huzur ve istikrar adası gibi sivrilmiştir. Cumhur İttifakı, 85 milyon Türk vatandaşının gurur duyacağı, birlikte ve beraberce huzur, esenlik ve ekonomik gelişmişlik içinde yaşayacağı küresel güç Türkiye’nin mimarı olacaktır. Kılıçdaroğlu'nun rahatsızlığı bu yüzdendir. Zilletin diğer ortaklarının huzursuzluğu bu nedenledir. Ağızlarından düşürmedikleri Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem, siyasi istikrarsızlık yıllarına duyulan özlemdir, müdahale edilen, iradesi ipotek altına alınan bir döneme özentiden başka bir şey de değildir. Aynı şeyleri yaparak farklı sonuçlar beklemek, akıl dağılmasıdır. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Türkiye Cumhuriyeti'ni hak ettiği gelişmişlik düzeyine biz çıkaracağız. Türkiye'yi lider ülke seviyesine biz taşıyacağız. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'yle kilitleri ya açacağız ya da kıracağız." dedi. Partisinin Karabük Kemal Güneş Caddesi'nde düzenlediği "14 Mayıs'ta Aziz Milletim Sıra Sende" temalı açık hava toplantısında konuşan Bahçeli, Cumhuriyet'in hakkını ve hukukunu müdafaa edeceklerin, "cumhurun ruh kökü ve siyasi onuru" Cumhur İttifakı olduğunu belirtti. Bahçeli, CHP'ye yönelik eleştirilerde bulunarak, "Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün CHP ile yalnızca kuruluş yılları bazında bir ilgisi kalmıştır. Ne CHP eski CHP'dir, ne İYİ Parti yerli ve millidir, ne de Türk milleti zillete müsaade edecektir." diye konuştu. Türkiye Cumhuriyeti'ni hak ettiği gelişmişlik düzeyine kendilerinin çıkaracağını anlatan Bahçeli, şunları söyledi: "Türkiye'yi lider ülke seviyesine biz taşıyacağız. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'yle kilitleri ya açacağız ya da kıracağız. Üreten, refah sağlayan, herkesin iş ve aş sorunlarını çözmüş milli ekonomiyi, bütün sorunlara neşter vurmayı başarmış, terörün kökünü kazıyıp bölücülüğü felç etmiş siyasi ve hukuki bünyeyi, dış politikada daha aktif, taviz vermeyen, dünyaya Türkçe bakan, hayatı ve hadiseleri başkent Ankara vizyonuyla kuşatan dış politik mimariyi el birliğiyle, güç birliğiyle ve Cumhur İttifakı'yla sağlamış olacağız." Bahçeli, ilhamlarının, yaşanmış Türk asırları ve rahmetle andıkları ecdatları olduğunu vurgulayarak, devletin egemenlik haklarıyla, milletin varlığı, bağımsızlığı ve bölünmez bütünlüğüyle sorunu olanlarla her alanda karşılaşmaya hazır olduklarını söyledi. Cumhuriyetin bedava kazanılmadığına dikkati çeken Bahçeli, "İş birlikçi kalpazanlara asla bırakılmayacaktır. Cumhuriyet'in sahibi cumhurdur, onuru cumhurdur, ömrü cumhurla kaimdir, hiç kimse kendisine bekçilik görevi de vehmetmemelidir. Cumhuriyet'e düşmanlık cumhura düşmanlıktır. Düşmana hizmet ve taşeronluk ihanetin daniskasıdır." şeklinde konuştu.

"Tavrımız nettir, duruşumuz Kuvayımilliye'dir"

Bahçeli, demokrasi ittifakından bahsedenlerin, "teröristleri yanına yöresine alan, Milli Mücadele'den intikam almak isteyen bölünme ve yıkım sevdalıları" olduğunu iddia ederek, şu ifadeleri kullandı: "Bizim böyle bir sevdayı içinde taşıyanlarla iki dünyada da hesabımız vardır. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Türk milletinin tercihidir. Bu demokratik tercihe meydan okuyanlar millet tanımaz odaklardır ki, onlarla mücadelemiz andolsun heyecanla sürecektir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk milletimizin ortak değeridir, devletimizin kurucusudur, Milli Mücadele'nin lideridir, ilk Meclis Başkanı'mızdır, ilk Cumhurbaşkanı'mızdır. Tavrımız nettir, duruşumuz Kuvayımilliye'dir." Kendilerinin fani, devlet ve milletin ise baki kalacağının, yükselen bayrağın bir daha inmeyeceğinin altını çizen Bahçeli, Atatürk'ün en büyük eserim dediği Türkiye Cumhuriyeti'nin, kirli senaryolara ve sömürgeci oyunlara rağmen payidarlığını koruyacağını dile getirdi. Bahçeli, bunun güvencesinin kahraman Türk nesilleri olduğunu anlatarak, milli birlik ve kardeşlik ruhunun müdafaası, ekonomik refah, demokratik gelişme, büyüme, kalkınma, zenginleşme, istiklal içinde istikbale ulaşmak için görev sırasının aziz millette olduğunu aktardı. Ekonomik kalkınmanın ve sanayinin yanında durduklarına işaret eden Bahçeli, şöyle devam etti: "Biz üretimin, yerli ve milli sanayideki dev hamlelerin yanındayız. Enerjide dışa bağımlığa son vermek için çırpınan, Türkiye'nin dünya genelinde kutup yıldızı gibi parlaması için mücadele eden sağlam iradeyle yan yanayız. Biz, tam bağımsızlığımızı ve milli bekamızı son damla kanına kadar müdafaa edecek iman ve irade gücünün tarafıyız. Biz, ya istiklal ya ölüm seslenişinin tarafıyız. Biz, 'ölürsem şehit, kalırsam gaziyim' diyen fedakarlığın tarafıyız. Çağrımız, 'önce ülkem ve milletim' diyen herkesedir. Çağrımız, 'bu vatan benim, bu bayrak benim, bu ülke benim' diyen her kardeşimizedir. Gelin bir olalım, iri olalım, el ele verelim, hep birlikte Türkiye'nin ve Türk milletinin gücünü gösterelim. Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a, Milliyetçi Hareket Partisine oy verecek misiniz? Bu evetlerin ilhamıyla, sözünüz sözümüz, sözümüz senet, özümüz kefildir."

"Recep Tayyip Erdoğan'a çok güçlü desteğinizi bekliyorum"

Bahçeli, Türkiye’nin sonu meçhul bir maceraya atılmaya halinin bulunmadığını vurgulayarak, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Türkiye'nin çıkmaz sokaklarda zaman kaybetmeye takati yoktur. Türk milletinin oyalanmaya, milletler mücadelesinde yenilmeye tahammülü yoktur. 'Paylaşılacak vatanım, vazgeçilecek insanım yok' diyen her vatan evladıyla kaderimiz birdir. 'Biz birlikte Türkiye'yiz' diyen herkes özbeöz kardeşimizdir. Karabük milletvekili adaylarımıza ve Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a çok güçlü desteğinizi bekliyorum." Kenti ziyareti kapsamında Karabük Belediye Başkanlığına da ziyarette bulunan Bahçeli, Belediye Başkanı Rafet Vergili ile bir süre sohbet etti. Programa, MHP Genel Başkan Yardımcısı Sadir Durmaz, Karabük Belediye Başkanı Vergili, Eskipazar Belediye Başkanı Hüseyin Dönmez, Yenice Belediye Başkanı Zeki Çaylı, MHP milletvekili adayları ile çok sayıda partili katıldı. " width="560" height="315" frameborder="0" allowfullscreen="allowfullscreen">
Editör: Haber Merkezi