"Dünya Literatüründe İlk Yayın Karabük'ten"
Covid-19 hastalarımızın her birinin farklı şekilde seyrettiğini aktaran Acat, “Bu hastalarımızın bir kısmı evinde ayakta rahat bir şekilde tedavi olurken, bir kısmında uzayan oksijen düşüklüğü ortaya çıkıyor. Bir kısmının ise akciğerler grafiklerinde lezyonların arttığını ve akciğerlerin içindeki zarlarda kalınlaştığını görüyoruz. Özellikle 3. haftadan sonra akciğerlerin içindeki zarlardaki kalınlaşmayla seyreden veya yaygın akciğer tutulumu olup beraberinde oksijeni düşük olan hastalarda interstisyel akciğer hastalıklarında kullandığımız antifibrotik dediğimiz bir ilacı uyguladık. Hastalarımızla ilgili dataların istatiksel analizlerini yaptığımızda bu hastaların oksijen konsantiratörü ile evine taburcu edebildiğimiz ağır hasta göre daha iyi iyileştiklerini ve tedaviye başladıktan 2 ay sonra akciğer tomografilerinde ve solunum fonksiyon testlerinde diğer grup göre anlamlı bir şekilde fark olduğunu tespit ettik. Dünya literatüründe ilk yayının Türkiye’den olması Karabük Üniversitesi Tıp Fakültesi adına sevindirici bir durum” ifadesinde bulundu."40’a Yakın Hastamızda Bu Tedaviyi Uygulayarak İşe Yaradığını Gördük"
"İdiopatik pulmoner fibrozis” dedikleri hasta gruplarında bu ilaçların 1990 yılından beri kullanılan ve bildikleri bir ilaç olduğunu da kaydeden Doç. Dr. Acat, “Bir takım yan etkileri var ama yan etkileri de biliyoruz. En önemli özelliği ise immün sistemini baskılayıcı bir ilaç değil. Covid-19 hastalarının büyük bir bölümünde kortizonda kullanıyoruz. Kortizon immün sitemini baskılayıcı bir ilaç, ama bu antifibrotikler immün sistemini baskılayan bir ilaç olmadığından kortizonla birlikte kullanılabiliyor ki, biz hastalarımıza hem kortizon hem de antifibrotik verdik. Ama ek bir enfeksiyon zemini oluşturmuyor. Bu da avantaj bu ilaçlar için. Covid-19 hastalığında antifibrotik ilacın işe yarayabileceği noktasında teorik yazılar çıkmıştı. Biz Karabük’te 40’a yakın hastamızda bu tedaviyi uygulayarak işe yaradığını gördük. Makalemizde 22 hastamızın verisi de var. Yapılan tetkikler sonucu uyguladığımız tedavilerin doğru olduğunu da ortaya çıkarttı” diye konuştu."Sivonacta İki Doz Olanları Biz Aşısız O k Görüyoruz"
Acat, şu an ağır hastalarının büyük bir bölümü iki gruptan oluştuğunu da sözlerine ekleyerek, şunları söyledi: “Bunun birinci grubu gençler ve hiç aşı olmamışlar. Maalesef ağır geçiriyorlar. İkinci grupta iki doz sadece Sinovac aşısı olmuş 65 yaş üstü vatandaşlarımız. Sinovac aşısının koruyuculuğu 4 ay kadar sürüyor ve iki doz olanları biz şu an aşısız o k kabul ediyoruz. Onun için muhakkak mRNA aşılarını üçüncü doz o k olmalarını tavsiye ediyoruz.”
Editör: Haber Merkezi