- Gerçekleşen enflasyon: %24,28
- Hedeflenen enflasyon: %7,5
- Memura verilen zam: %11,40
- 18 ayda Dolar %46,05 arttı.
- 18 ayda Euro %54,50 arttı.
- 18 ayda Altın (Gr.) %71,33 arttı.
- 18 ayda Yağ (18 LT) %116,04 arttı.
- 18 ayda Elektrik (kr/kWh) %30,91 arttı.
- 18 ayda Doğal Gaz (m3/TL) %23,68 arttı.
- memur maaşlarının enflasyona yenik düştüğünü,
- memurun alım gücünü zayıflattığını gösteriyor.
“Gelin Bu Çarpık Sistematiği Değiştirelim”
Gelin bu çarpık sistematiği değiştirelim! Hayali enflasyon hedefler üzerinden değil, reel gerçekler üzerinden artışları belirleyelim. Artık enflasyon oranı bazlı güncelleme/yeniden değerleme katsayı uygulaması yerine- büyümenin yansıtıldığı,
- refah payının kamu görevlilerine aktarıldığı
“Kamu Görevlisi Devletin Yükü Değil Gücüdür”
Kamu görevlisi devletin yükü değil gücüdür. Her şeye zam yapılırken memurun seyretmesi beklenemez. Biz, gerçeklere uygun yüzdelik zam, geçmiş kayıpların telafisi için seyyanen zam ve büyüyen Türkiye’den memurların refahına düşen payını istiyoruz. Kamu işvereninin belirlediği zam, Mart demeden buharlaşıyor. Tam da bu yüzden, en düşük devlet memuru maaşının % 10’undan az olmamak üzere seyyanen zam talebini her zemin ve şartta dile getirdik, getirmeye de devam edeceğiz.“Artık Bahaneleri Ortadan Kaldıralım”
Artık bahaneleri ortadan kaldıralım, gerçekleri konuşalım. Gelin, kamu görevlilerini ferahlatacak ve bu amaçla da refahtan pay almalarını sağlayacak bir paradigmal değişimi hayata geçirelim. Seyyanen zam çağrımız, bu kapsamda görülmeli, Gelir kayıpları giderilmeli. Biz, olmayan bir kaynaktan artış istemiyoruz. Var olan ve kamu görevlilerinden sakınılan bir kaynaktan payımız olanın, hakkımız olanın verilmesini istiyoruz. Büyüme ve refah payı üzerinden: kamu görevlilerinin maaş ve ücretlerinin belirlendiği, emeğin değerinin yükseldiği, alın terinin karşılığının verildiği yeni bir sistem yürürlüğe konulsun. Evet, Türkiye’nin ekonomisi büyüyor. İhracatta tüm zamanların rekoru kırılıyor. Fakat birçok kesimin haklı o k tepki gösterdiği şekilde Türkiye’nin büyümesinden sadece yüksek gelirli kesim, büyük sermaye ve finans sektörü pay alıyor. Büyümenin ürettiği kaynağı, bu kesimler kendi arasında paylaşıyor.“Türkiye Ekonomisi Büyüyor Fakat Memurlar Büyümüyor”
e yazık ki, gelir dağılımındaki makas gün geçtikçe açılıyor, ülkeyi ayakta tutan orta sınıf eriyor, tabanla tavan arasındaki uçurum büyüyor. Türkiye ekonomisi büyüyor fakat memurlar büyümüyor. Kamu görevlilerinin mali ve sosyal hakları söz konusu olduğunda “mali disiplin”, “bütçe imkânları” ve “tasarruf tedbirleri” başta olmak üzere çeşitli bahaneler üretiliyor. Hal böyle iken; Sermaye ve finans kesimi için teşvik paketleri, vergi afları çıkarılıyor. Bunun bir sosyal maliyetinin olacağını herkesin düşünmesi gerekmiyor mu?“Meseleleri Öteleyerek Bir Yere Varamayız”
Meseleleri öteleyerek bir yere varamayız. Çözüm yeri masadır. Masada bahaneler değil hakikatler, gerçekler konuşulmalıdır. Çözümsüzlüğe kamu görevlilerinin tahammülü yoktur. Biz müzakere ile her meseleyi masada çözecek olgunlukta bir toplumuz, ülkeyiz. Ben buradan taleplerimizin bir kısmını sizlerle paylaşmak istiyorum:- Ücretlere yapılacak artışın dışında, Türkiye’nin büyümesinde ve gelişmesinde en çok katkıya sahip olan kamu görevlilerine refahtan pay istiyoruz.
- Kamu görevlilerine, enflasyon kaynaklı yaşanan ekonomik kayıpların telafisi için en düşük devlet memuru aylığının %10’u kadar seyyanen zam yapılmasını; En düşük devlet memuru maaşının da yükseltilmesini istiyoruz.
- Kamuda asli istihdamın kadrolu olmasını ve sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesini istiyoruz.
- Yardımcı Hizmetler Sınıfının kaldırı k, Personelin Genel İdari Hizmetler Sınıfına geçirilmesini istiyoruz.
- Siyasi iradenin vaadi olan 3600 ek göstergenin sınıf ve unvan ayrımı yapılmaksızın yerine getirilmesini istiyoruz.
- Aile yardımının artırılmasını ve emeklilere de ödenmesini istiyoruz.
- Memur da Dini Bayram İkramiyesi ödenmesini istiyoruz.
- Ek Ödeme oranlarında artış istiyoruz.
- Derece-Kademe sınırlandırılmasının kaldırılmasını istiyoruz.
- Temel insan haklarından olan grev ve siyaset hakkının verilmesini istiyoruz.
Editör: Haber Merkezi