3 NİSAN MI? Takvimler 3 Nisan’ı gösterse de insanın bugün 3 Nisan mı diye sorası geliyor! Hem Demir Çelik Fabrikalarının temellerinin atılışı ve hem de sonrasında 3-5 haneli köyden bugün il noktasına gelen Karabük’ün kuruluş yıldönümü. Birbiri ile et-tırnak olmuş fabrika ve şehrin, çocukluğumuzun, hatta gençlik yıllarımızın milli bayramlar kadar heyecanlı, etkinliklerin olduğu ve kutlandığı gün. Halkı ile, Belediyesi ile, Kurumları ile, Üniversitesi ile, Sendikası ile, STK ları ile, sosyal tesis ve etkinlikleri ile birlik içinde kutlandığı gün. 3 Nisan, 8 Kasım 1994’te göz bebekleri fabrikalarının kapatılma kararına karşı hayatı durduracak kadar zirve yapan, sahiplenmenin, birlik beraberlik duygusunun pekiştiği gün. Nerede ise tarihin tozlu raflarına kalkmış, hatırda gönülde hoş sedalar bırakmış gün. BİZ duygusunun, BEN duygusana dönüşmesi ile ruhunu kaybetmiş gün. Zor günlerde, gardaşım, toprağım, hemşehrim, memleketlim deyip, parayı bol görünce bastığı omuzları maraba ya dönüştürenlerin yok ettikleri ruhun günü bugün. Bugün koronavirüs nedeniyle zorunlu o k kısıtlı şartlarda etkinlikler yapılmaya çalışılıyor. Ancak iki yıl öncesi de mi vardı bu virüs! Biz bu coşkuyu kaybedeli nice zaman oldu! Atı alanlar Üsküdar’ı geçince, ben, benciler revaç yaptı. Kaybolan birlik beraberlik sonrası, bilmem kaç yıldır aynı bu gün kü gibi, akıllarda bir tek yapmadı demesinler kutlamaları kaldı. Kaybolan birlik beraberlik gelecek nesillerimiz için yeniden sağlanmalı. Dün bu birlik beraberliğin çimentosu nasıl Karabük Demir Çelik Fabrikaları ise yarın da O olmalı. “Biz bir aileyiz” sloganı yüreklere yeniden kazınmalı. Söz ile değil Öz ile olmalı. Kardemir günümüzün vazgeçilmesi kurumsal kimliğine daha güçlü şekilde kavuşmalı. Sadece kurumsal kimlik değil kent için sosyal kimliğini de üst nokta taşımalı. Bu kentte yaşayan herkes, bir tane de olsa “benim de hissem var” hatta olmalı sözünü içinde şiar oluşturmalı. Genel Kurullarını da, kuruluş günlerini de bayram havasında yeniden yaşamalı. Gelinen noktada bu görev bugün devlete düştü desek yanılmayız herhalde. Yönetim Kurulu Başkanı Alparslan Bayraktar ve ekibinin bunu başaracağına, yeniden o coşkunun geri gelmesini sağlayacağına inanıyoruz. Görüyorum ki benden başka da buna inanan, merakla hatta sabır ile bekleyen çok. Kardemir’de hissedilmeye başlanan Kurumsal kimlikteki güçlenme yanına sosyal kimliği de koyarak zirve yapacaktır. Doğal sonucu o k ta sporda, sosyal hayatta, eğitimde, toplumsal birliktelikte, sahiplenilmemişlikte yeniden şaha kalkacaktır. Eski günlerin hatırına hepimizin 3 Nisan’ı kutlu olsun.